“Dağlarına bahar gelmiş memleketimin…”
Ahmet Arif…

“Düzce Otları Tyche Bereket Festilvali”nin mimarı Ulviye Dikmen Mavi’ye konuştu:

“FESTİVALİN SÜREKLİLİĞİ “DÜZCE MARKASI’NI YARATACAK”

MEHMET ŞİMŞEK
mehmetsimsek81@gmail.com

Koşar adım gelenekselleşmeye doğru giden “Düzce Otları Tyche Bereket Festilvali”nin dördüncüsünde geriye sayım başladı. Her yıl Mayıs ayında düzenlenen festival bir öncekine göre daha da zenginleşerek karşımıza çıkıyor. Düzce Kent Konseyi Kadın Meclisi üyesi Ulviye Dikmen’le öncesi ve sonrasıyla festivali konuştuk…

* Düzce Otları Tyche Bereket Festivali'nin bu yıl dördüncüsü gerçekleştirilecek. Bu fikir nasıl ortaya çıktı? Hikâyesini anlatır mısınız?

Düzce Kent Konseyi Kadın Meclisi olarak Düzce'nin önemli konularına yoğunlaşarak, memleketimiz adına çalışmalar yapmaktayız. Tüm çalışmalar Düzcemizin tanıtımını en güzel şekliyle yapabilmek içindir. Festival çalışmaları da böylesi araştırmalar sonrasında ortaya çıktı. Sözgelimi Alaçatı Ot Festivali ve Adana Portakal Şenliği gibi etkinliklerden örnekler alınarak başladı...

* Peki neden Tyche?

Festivalin adının konması oldukça tartışmalı olduğunu söyleyebilirim. Tyche'nin isim olarak kabul edilmesini hoş karşılamayanlar oldu. Fakat gerçeğin reddi sözkonusu olamazdı... Düzce'nin otları doğanın bize bir lutfudur. Tyche Bereket Tanrıçası ise tarihi bir geçmişten süzülüp gelen mirastır. Konuralp toprağının bir ürünüdür Tyche...

BU HARMANLAŞMIŞ ZENGİNLİĞİ SORGULAMAK ÜZÜCÜ…

* Aynı çerçevede devam edelim. Düzce basınında "Bu festivalin adının neden “Düzce Otları Bereket Festivali” olarak değil de, “Düzce Otları Tyche Bereket Festivali” olduğunu da anlayamadım." şeklinde eleştiriler çıktı. Ne diyeceksiniz?

Otları ve bereket tanrıçasını anlamada zorluk çekmek pek doğru gelmiyor. Düzce toprağının bugünkü verimliliğiyle tarihten gelen bereketinin harmanlanmasından bu festival ortaya çıkmıştır. Düzce'nin zenginliği  ve ayrıcalığı da bu birlikten doğmaktadır. Bu harmanlaşmış zenginliğimizin sorgulanması üzücüdür...

DÜZCE 700 FARKLI BİTKİ TÜRÜNE EV SAHİPLİĞİ YAPIYOR

* Düzce'yı çevreleyen dağlarda yetişen ve Türkiye'de ender bulunan bitkiler olduğunu okumuştum. Bunlardan bahseder misiniz?

Düzce ili, otsu ve odunsu türler yönünden oldukça zengin bir floristik yapıya sahip. 700 farklı bitki türüne ev sahipliği yapıyor. Kumul, maki, dere, kaya, orman ve alpin vejetasyon çeşitliliği içerisinde 71 endemik bitki türü topraklarımızda yetişiyor. Okurlarımızı fazla ayrıntıya boğmadan özetlemek gerekirse şöyle özetleyebiliriz; Düzce peygamber çiçeği, Düzce pelemir otu, Anadolu aklar otu, Horoz gözü, Batı Karadeniz Akçiçeği, Nazende, Dağ sümbülü, Gelin Parmağı, İki çiçekli safran, Dağ horozu ibiği, Doğu Kafkas hanımelisi, Anadolu hazeranı... Okurlarımız internet taramasıyla bu nadide bitkilerin Düzce'nin hangi bölgede yetiştiğini öğrenebilir...

* Bir yazınızda "Düzce topraklarının o kadar çok bereket içeren otları var ki, tanıdıkça şaşırıyorsunuz" diyorsunuz. Bu otlar neler?

Düzce'de yetişen 'yenilebilir' otlarımızın çeşitliliği ise inanılmazdır. Bilmediğimiz, keşfedilmemiş otların olduğunu da akılda tutarak isimlerini şöyle sıralayabilirim:

Cibes (lahana filizi), Çiğdem (Sakarca), Diken ucu(Melevcan/Melocan), Ebegümeci, Gelincik, Hoşkıran, Isırgan, Kaldirik (Hodan), Devedikeni, Karalahana, Pancar çiçeği, Kazayağı, Kuzukulağı, Labada, Mendek, Radika (Hindiba),Turpotu, Ezentere...

* Yenilebilir mantarlar da mevcut mu?

Elbette... Mantar çeşitlerimiz de olağanüstü lezzettedir. Bunlar Kanlıca, Mıhtepesi, Cincile, Dilburan'dır. Ayrıca ağaçta yetişen Karakulak mantarı, İçikızıl mantarı, Alagöbek mantarı, Kavak mantarı, Geyik mantarını sayabiliriz. Unutmadan söylemeliyim ki, örneklediğimiz ot ve mantarlarımızın  çeşit çeşit yemekleri ve tatlıları yapılmaktadır...

YAPRAKLARIN DANSI KÖTÜLÜKLERDEN KURTULUŞTUR

* Düzce otları hangi mevsimde yeşeriyor?

Bahar aylarına geçiş zamanı; yani Mart ayı toprağın ve otların uyanışıdır Düzcemizde... Kar örtüsünün arkasından Mart ve Nisan'a geçişte olağanüstü bir yeşil örtü toprağı sarar... Doğa size inanılmaz bir tablo sergiler ki, ressamları bile kıskandırır. Bu manzara sadece muhteşem bir ot şöleni değil aynı zamanda renk cümbüşüdür de...  Yaprakların doğadaki dansları ruhunuzun kötülüklerden kurtuluşudur...

MARKALALAŞMA KONUSUNDA HİÇ ŞÜPHEMİZ YOK…

* Giritli bir mübadilden duymuştum. "Gök gürleyince kır otu yenmez" diye konuşmuştu. Bu önermenin doğruluk derecesi nedir?

Giritliler'in bir bildiği vardır elbet... Bu söz bana gök gürültüsü ve şimşek gibi doğa olaylarında toprağa radyasyon yayılmış olabilirliğini düşündürüyor.

* Düzce Otları Tyche Bereket Festivali önümüzdeki süreçte "Düzce markası" yaratabilecek mi?

Düzce otları Tyche Bereket Festivalinin sürekliliği markalaşmayı beraberinde getirecektir. Bundan hiç şüphemiz yok...

* Teşekkür ederim

* Ben teşekkür ederim...

BİR DÜZCE SEVDALISI…
ÜLVİYE DİKMEN KİMDİR?

Düzce doğumlu. İlk, orta ve lise öğrenimimi Düzce okudu. Marmara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi mezunu... Düzce'de insan, hayvan, doğa hakları mücadelesinde aktif olarak görev aldı. Evli ve bir kız çocuğu annesi olan Dikmen, Düzce'de diş hekimiliği yapıyor.