Mavi » Yazarlar » Jan Berslen Devrim »  Kötülüğün Maliyeti

Kötülüğün Maliyeti

Kötülüğün Maliyeti

Marsilya’dan ayrılırken kendimi çok yorgun hissediyordum, hava çok sıcaktı, işlerim istediğim kadar sorunsuz gitmemişti, şikayet edilecek kadar kötü değilse de, basitçe çözülmemişti sorunlar.

Uçakta koridor tarafındaki koltukta oturuyordum. Uçakta çoğunlukla İstanbul üzerinden Asya ülkelerine giden turistler, gezginler vardı. Yanımdaki iki koltuk boştu. Bir süre sonra, uzun zamandır Fransa’da yaşadığı belli olan orta yaşlı bir adam, beline sarılı çantası, markası görünür kemeri ile yanıma geldi. Yerinin orta sıra koltuk olduğunu gördü ve mutsuz oldu. Bana baktı, gülümsedi. Aynı şekilde yanıt verdim. Bir anlık tereddütten sonra cam kenarına oturdu. “Bakalım belki yediririz!”, dedi.

Bir süre sonra genç, belki henüz yirmi yaşında olmayan bir Fransız kız geldi. Yerinin cam kenarı olduğunu söyledi. Adam Fransızca bilmesine rağmen bilmiyormuş ve yeri doğruymuş gibi davrandı. Kız hostesi çağırdı, hostes doğru yeri adama gösterdi. Adam da mecburen yerine geçti. Bir süre sonra eğilip bana “Yediremedik!”, dedi.

İşte bu, basit şekli ile görünür, izlenebilir, tarif edilebilir kötülüktür.

Başkasının hakkını, küçük ya da büyük, gasp etmeyi, çalmayı planlayan, küçük çakallıklar ya da büyük hırsızlıklar ile bizim hayata dair tüm umudumuzu yıkan bu davranış ve yaşam şekli, benzersiz, saf, acımasız bir kötülüktür.

Bu kötülüğün bin türlü örneğini görebiliriz, sokakta yayaya yol vermeyen araçtan tutun da, işverenini  dolandıran çalışana, çalışanının hakkını alan işverene ve daha ötesine kadar.

Kötülüğün maliyeti, bizim gördüğümüz etkisinden bağımsız. Biz bir uçakta başkasının koltuğunu gasp etmeye çalışan adamın, yüzlerce insanın birikimlerini ve hayallerini çalıp giden inşaat şirketi sahibinden farklı olduğunu zannederiz.

Oysa kötülüğün en büyük etkisi maddi ve görünür sonuçları değil. En büyük ve en önemli etkisi bizim ümidimizi kaybetmemizi ve kötü olmadan yaşanmayacağına dair çirkin, pis, öfkeli, irin ve yara dolu, iğrenç kokan bir anlayışı kabullenmenizi sağlamasıdır.

Başkasının ümidini yıkan, daha güzel ve huzurlu yaşama imkanımızı basit bir - iki hareketle yok edenlerin, o yakıcı hırsları, kendilerini eriten sahip olma ve yeme arzuları, yapmacık gülümsemeler ardına sakladıkları sonsuz bencillikleri ile dünyanın ruhunu kirletenler olduğunu unutmayalım.

Para için başkasının hayatını ve emeğini yok etmekten çekinmeyen, insanların üzüntüsünü görmezden gelen bu huzur ve mutluluk canileri, her tarafı işgal etmiş, evlerimize girmiş, arkadaşımız olmuş, güya zor zamanda elimizi tutmuş olabilir. Bunların hepsi planlı, hırsın ve kötülüğün korkunç gücü ve inancı ile yapılmış, bencilliğin doruğundaki davranışlardır.

Kötülüğün yenemediğimiz tarafı, kötülük yaparak bulaşmasıdır.

Kötülüğün maliyeti budur.

Ağustos 2019

Yazar Hakkında

Jan Berslen Devrim

Jan Berslen Devrim