Mavi » Dergi ve Mavi

Dergi ve Mavi

Dergi ve Mavi

DERGİ VE MAVİ

Aslında ‘dergicilik’ serüvenim yeni değil... 90'lı yıllarda FLAŞ adıyla haber-araştırma ağırlıklı bir dergi hazırlamıştık. İyi, hırslı ve yetenekli bir kadroyla habercilik adına başarılı işler yaptığımıza inanıyorum. Birçok sektörde olduğu gibi 1999 depremlerinde FLAŞ yayını sona erdi... Ofisimiz enkaz haline gelmiş, haberciliğe en büyük dayanak olan dokümanlarımız, arşivimiz, kütüphanemiz yıkıntı altında kalmıştı. 2004- 2017 yılları arası, belediyedeki çalışma dönemimde dergicilik hep içimde ukde kalmıştı. Şimdi zamanı... ‘Mavi’ için beni umutlandıran, destek veren tüm kişi ve kurumlara teşekkür ediyorum. Şimdi yola çıkma zamanıdır.

MAVİ

Mavi. Denizleri, gökleri, gezegeni dokuyan, umutla anılan mavi benim için hayal gücünün rengidir. Mutluluğun rengidir. Özlemin, ulaşamadığım şeylerin rengi de diyebilirim. Yalnız değilim bu duygularımda. Birçok başka yazar ve sanatçı için aynı titreşimler sözkonusu. Tanpınar'ın “Ne İçindeyim Zamanın” şiirini düşünün. “Kökü bende bir sarmaşık/ Olmuş dünya sezmekteyim./ Mavi, masmavi bir ışık/ Ortasında yüzmekteyim.” Mavi, duygusal yaşama en iyi uyum sağlayan renktir; ister koyu ister açık, ister keskin ister bulanık, ister soluk ister cart tonları olsun; o, insana özgü duygu durumlarının her birini, ama her birini yansıtabilir. Tam da bu nedenle gezegenin farklı köşelerinde kültürel yaşama damgasını vurur. Mavi mavidir sonuçta; kimseye ait olamaz, tıpkı gökyüzü gibi... Hayat, saflık, barış, huzur, dinginlik ve en önemlisi de sadakat rengi. İnsanlığın sonsuzluk arzusu ve özlemi mavi renkle can buluyor. Pembe düşler yerine, mavi umutlar beslemeyi öğrendik artık. Gerçek mavi asla kirlenmez. Değerli her zaman dilimi mavidir bence. Sonsuzluktan bir iz taşıdığı için. Türkiye'de nazar boncuğunun ve her yerde denizin ve gökyüzünün. Öyle ki internette rastladığım bir kaynağa göre, nedeni açıklanmasa da, "şiirin bir rengi olsa mavi olur-muş.”

Öylesine dolu dolu bir dergi olsun istiyorum ki; her okuyucunun ilgisini çeksin. Okumaya pek meyilli bir toplum olmadığımız için, ‘dolu’ların içinde bir ‘damla’ da olsa, yetecek. Bunun için, baktığınızda ne tam bir siyasi dergi, ne de tam edebiyat dergisi olmadığını göreceksiniz. ‘Ortaya Karışık’ bir dergi çıktı. İnanıyorum ki, ‘hiç okumuyorum’ diyenler bile hiç olmazsa 1-2 sayfayla ilgilenecek. Böylelikle okuyabileceğiniz sayfalar ileride daha da artacak. Bu nedenle 10 liralık satış bedelini çok görmezsiniz umarım... Uzakta bulunan aboneler için 5 aylık bedel 50 liralık abone fiyatı öngördüm. Ola ki (hiç istemem tabii ki) dergi çıkışı aksarsa, kalan bölümler mutlaka iade edilecek. Hayalim, hep böylesi bir dergi çıkarabilmekti... Siz de benimle bu hayalimi paylaşır mısınız? Saygılarımla.  

Atilla Gösterişli