AK partiyi eleştiren AK partililer
Mavi Haberleri(Kendi partililerin bile inanmadığı, üstelik tepki koyduğu tavır ve sözleri vatandaşların, kamuoyunun inanmasını nasıl beklersiniz?)
Öyle böyle değil; siyasetin ve ahlakın sınırlarını zorlayan bir eleştiri… Bu savı AK Partinin hem genel politikasında hem yerel politikasında gözlemleyebilirsiniz. Partili Cumhurbaşkanından, hükümet üyelerinin AK Parti içindeki değerlendirmelerine yönelik, ‘görüşleri, partimizi bağlamaz’ noktasına kadar eleştirilerini, zaten genel olarak okuduğunuzdan buraya almak istemem.
Hergün, şehir merkezinde, kahvehanelerde, bir şekilde mutlaka karşılaşacağınız; yüz yüze konuşacağınız ve kişilik olarak da tanıyabileceğiniz yerel siyasetçilerden örnekler vermek isterim. Son günlerde (eski-yeni ayırımı yapmayacağım) AK Partili Milletvekili İbrahim Korkmaz, Bakan Faruk Özlü hakkında ‘yazı dizisi’ yayımlıyor. Hem de günde birkaç seri olmak üzere. Keza, Mehmet Keleş de öyle. Son zamanların ‘gündeminin’ ötesinde, geçmişte de, yine AK Partili Milletvekili Metin Kaşıkoğlu, Başkan İsmail Bayram yine Mehmet Keleş… Fevai Arslan, uzatın bu listeyi, AK Partide Milletvekilliği, Başkanlık yapan tüm yerel siyasetçiler birbirleri hakkında, olumsuz/eleştiri yapmışlardır. İçinde ‘hakarete’ varacak denli bu söylemlerden her bir AK Partili nasibini almıştır. Burada önemli bir saptama yapmak gerekiyor; eleştiri dozu yüksek, onur kırıcı olabilecek, hakaret sınırlarına varan bu eleştiriler, siyasetçiler görev başında iken ‘ Kol Kırılır Yen İçinde Kalır’ misali parti içinde kalırdı. Ne zaman ki görev süresi biter; o andan itibaren bu eleştiriler yüksek seste ve tonda kamuoyuna açılır. Hem de ne açılma; bilboardlar mı dersiniz, sosyal medya hesapları mı dersiniz, televizyon ekranları, gazete sayfaları mı dersiniz, yoğun bir bombardıman ateşi gibi. Eleştirilerin son noktası da, ‘bütün bunları mahkemede ispatlarım’ diye biter. Yani, bu sözlerin ardından bilgiden öte belgelerin varlığı öne sürülür.
Şimdi gelelim, esas meseleye… AK Partiden genel bir eğilim hakimdir; aday ne olursa olsun, parti teşkilatının tüm üyeleri… ‘Gençlik Kolları’, ‘ Kadın Kolları’ dahil, her bir hücre, aday etrafında birleşerek, ‘O’ adayın seçilmesi için, neredeyse gece-gündüz denilebilecek tempoda çalışırlar. Şimdi siz, birbirleri hakkında ‘Beceriksizdir, yalancıdır, sinsidir, korkaktır ve komplocudur. Son derece vefasızdır. En yakın arkadaşını bile anında satar. Kindardır. Mertlik nedir bilmez. Düşmanlığını belli etmez. Güler yüz gösterir fakat eline fırsat geçince de darbeyi vurur’ diyenlerin desteğinden şüphe duymaz mısınız?. Bu sözleri herhangi bir muhalif partili veya şahsiyet söylediğinde tepki göstermez misiniz? Kendi partililerin bile inanmadığı, üstelik tepki koyduğu tavır ve sözleri vatandaşların, kamuoyunun inanmasını nasıl beklersiniz? Üstelik bunun için kamuoyunu ikna etmeye çalışırsınız? Bu doğru, objektif, hakkaniyetli bir siyaset midir?
Ve son söz muhalefete… Eğer, AK Partiye karşı bir siyaset üretilecekse, bunun için muhalefet yapılacaksa, size bizzat mutfak tarafından sunulmuş ‘yağ-soğan-un-her türlü malzeme’ varken, hale niye yemek pişiremezsiniz ki?