Geçen hafta Çarşamba akşamı Habertürk'te Didem Arslan Yılmaz'ın yönettiği "Türkiye'nin Nabzı" programını izlerken ekranın altından geçen KJ yazısı içimi cızz ettirmeye yetti:

- ARA GÜLER ÖLDÜ!

Ancak o da ne?

Didem Arslan Yılmaz, bu son dakika haberden kısa bir zaman sonra özür üstüne özür dileyerek gelen duyumun doğru olmadığını söyledi. Buna göre ünlü fotoğraf sanatçısının kalbi iki kez durmuş daha sonra yeniden yaşama döndürülmüştü.

Derin bir oh çektim.

Erken davranmışım...

Gecenin ilerleyen saatlerinde Ara Güler'in yorgun kalbi üçüncü kez durunca bir daha çalışmadı ve 90 yaşında hayata veda etti.

YERELLİKTEN EVRENSELLİĞE UZANAN BİR KİMLİK...

Ara Güler İstanbul'da yaşayıp da kültür sanatla ilgisi olanların şehrin sokaklarında mutlaka karşılaştığı, selamlaştığı bir sanatçıydı. O "yerel olmadan evrensel olunmaz" sözünün ete kemiğe bürünmüş bir haliydi. Güler'in deklanjörü siyah-beyaz fotoğraflarıyla başta İstanbul olmak üzere tüm Türkiye'ye sıradan insanların yanısıra ünlülerin portreleri ile insanlık hallerine dokundu. 1956'da Time Life, 1958'de Paris Match ve Stern dergilerinin yakın doğu foto muhabirliğini üstlendi. Aynı dönemde Magnum Ajansı'na katıldı. 1961'de İngiltere'de yayınlanan British Journal of Photography Year Book onu dünyanın en iyi yedi fotoğrafçısından biri olarak tanımladı. 1962'de Master of Leica unvanını kazandı. Dünyanın dört bir yayında yüzlerce sergi açtı. Güler'in fotoğraflarının bir bölümü Paris'te Ulusal Kitaplık'ta, ABD'de Nebraska Üniversitesi Sheldon Koleksiyonu'nda  ayrıca Boston, Chicago ve New York'ta özel koleksiyonlarda yer aldı. Unutmadan belirtelim ki, Ara Güler, Dali'den Picasso'ya Hitchcock'dan Churchill'e kadar birçok ünlü ismin fotoğrafını çekmişti.

60'LI YILLARDA GELDİĞİ DÜZCE'Yİ FOTOĞRAFLAMIŞTI

Şimdi sıkı durun...

Ara Güler'in 1960'lı yıllarda Düzce'ye gelerek şehrin merkezinde fotoğraf çalışması yaptığını duymuş muydunuz?

Ben yeni öğrendim.

Gelelim bu heyecan verici bilginin sahibinin kim olduğuna...

Düzce Kültür eski Müdürü İrfan Hatip...

İrfan Bey'le geçtiğimiz yaz Düzce'de buluştuğumuzda söz Ara Güler'den açılmıştı.  İrfan Hatip kızı Ayşe Hatip'le birlikte 2013 yılında Ara Güler'i İstanbul Galatasaray'da bulunan "Ara" adlı mekânda ziyaret ettiğini bana aktarmıştı...

"DÜZCE'DE OTURMADIĞIM AĞAÇ GÖLGESİ KALMADI..."

Usta fotoğrafçının 1960 yıllarda Düzce'ye gelip şehrin merkezinde çalışma yaptığını Gaziantep Caddesi ve özellikle o yıllardaki köfteci dükkanlarını fotoğrafladığını söyleyen İrfan Bey, konuşmasında şunları söylemişti: "Ara Bey neredeyse 60 yıl önce geldiği Düzce'yi dün gibi hatırlıyor. Hatta 'İrfan Bey, Düzce'de gölgesinde oturmadığım ağaç kalmadı' diye konuşması unutulur gibi değil"

DÜZCELİLER'İN O FOTOĞRAFLARI GÖRMEK HAKKI

Bilindiği gibi Ara Güler, geçen sene Kasım ayında kişisel fotoğraf arşivini Doğuş Holding'e satmıştı. Şimdi Düzce'deki ilgili birimlere büyük bir görev düşüyor. Doğuş Holding'le bir şekilde iletişime geçilmeli, Ara Güler'in Düzce fotoğrafları başta Düzceliler olmak üzere fotoğraf severlerle buluşturacak bir sergi açılmalıdır.

Haydi göreve...

MERAKLISINA NOT: İrfan Hatip Bey'den rica ettim beni kırmadı. 2013 yılında ziyaret ettiği Ara Güler'le birlikte çekilen fotoğrafını önümüzdeki günlerde bana gönderecek. Ben de buradan paylaşacağım...

Mehmet Şimşek/ Araştırmacı Gazeteci-Yazar